Bu çalışma Bahar Ayini’ni modernist müziğin yapısal ve estetik sınırlarını zorlayan bir eser olarak ele almakta ve özgül biçimsel ve ritmik düzenlemeleri üzerinden sürrealist estetikle potansiyel yankılarını incelemektedir. Müzik–sanat ilişkisi, doğrusal tarihsel sürekliliğe dayandırılmaksızın, gecikmeli ve kesişimsel yeniden belirişler tarafından şekillenen bir estetik hafıza alanı olarak kavramsallaştırılmaktadır. Bahar Ayini ile sürrealist estetik arasındaki geçiş alanı, doğrudan bir aidiyet iddiasında bulunmaksızın, psikanaliz, müzik-estetik kuramları ve felsefi yansıtım yoluyla çerçevelenmektedir; amaç, bilinçdışı süreçlerle müzikal form arasındaki yankısal etkileşimi araştırmaktır. Bu bağlamda ritmik ve biçimsel yapılar, estetik ve psişik gerilimin yüzeyleri olarak yorumlanmaktadır. Somatheme kavramından hareketle yapılan çözümleme, bilinçdışı itkilerin ritmik yapılarda nasıl iz bırakabileceğini takip eder. Disiplinlerarası bir yaklaşımla çalışma, modernite ve onun kültürel artalanı bağlamında müzikal form ve anlam üzerine düşünmenin alternatif bir yolunu sunmaktadır.
İsmail Hakkı BURDURLU